29 Eylül 2009 Salı

bir

yine bölük pörçüktü uykum. bir süredir böyleydi işte.
ve yeniden peşime takılmıştı kusmalarım, ben sustukça.

gözkapaklarım o kadar ağır ki, kapanmıyor.

öğle yemeğinde yemek yemedim, hint çayı diye bir şey içtim. güzeldi. ara ara içerim yine. burada ara cafe reklamı yapıyorum sanılmasın. ve evet, orada içtim.

bilgisayarı açtım. aklımda o vardı. kim bilir neredeydi, ne yapıyordu, nasıl gülümsüyordu, ağlarken ağzı fırıncı küreğine benziyor muydu. sorular geçti aklımdan, hiçbir şey geçmedi.

zaman neydi?

tarih bugünün emrindeydi de bugün neydi?

mesela, bugün salı. ama kim bunu ne zaman okursa, bugün o gün olacak. o gün bugündür, demiyorum bakın. bugün diyorum. kime diyorum? hem ogün de kim ulan!

çık dışarı.

buldum: ilişkileri yaşatmak için değil yok etmek için çabalıyordum ben. 5 yıldır böyleydi bu. aşık olsam da olmasam da. sevmekle hiç ilgisi yoktu bunun. yok etmeye programlanmış gibiydim adeta.

bunu çözmem ve kendimi durdurmam gerekiyordu.

yoksa, ne yapsam olmayacaktı.

yoksa?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder